Son dönemde birçok markanın ürünlerini NFT’leyerek dijital platformlarda satışa sunduğunu gözlemliyoruz. Apple, Amazon, Instagram, Nike, H&M; NFT ve blokzincir teknolojisine adapte olan önemli markalardan sadece birkaçı. Markaların, NFT’leme ve bu formatta dijital platformlara ürün sunabilmesi şüphesiz bir tür marka hakkı kullanımı anlamına geliyor. Bu kullanım, geçtiğimiz süreçte her ne kadar mevcut Nice Sınıflandırmasına göre yapılmış olsa da sınıf içeriklerinin tam olarak ürün/hizmeti karşılamadığı açıktı. Üstelik markalar NFT pazarında, Metaverse evrenlerinde de yoğun bir rekabet içerisinde olduğu için tescil sınıfları, kullanım kapsamları oldukça önem taşıyor. Tam da bu nedenle, WIPO tarafından 01.01.2023 tarihinde yürürlüğe girmek üzere Nice Sınıflandırmasında bazı değişiklikler yapılmıştır.


Nice sınıflandırmasındaki bu değişikliğin önemini daha iyi kavrayabilmek için marka hukukunun bazı temel kısımlara değinmek gerekiyor. En basit anlatımıyla marka hakkı, bir kişi/ işletmenin ürün ve/veya hizmetlerinin diğer ürün ve/veya hizmetlerden ayrılmasını sağlayan ayırt edici işarettir. Marka hakkının sağladığı koruma, kural olarak tescile bağlı olup ülkesel veya bölgeseldir. Buradan anlaşılması gereken; basiretli bir tacirin, markasını kullanacağı ülke (Türkiye, İngiltere, Fransa gibi) veya bölgede( Avrupa Birliği gibi) tescil alması gerekliliğidir. Bu tescil ile marka hakkı sahibi, markasıyla benzerliğe sebep olabilecek marka başvurularını engelleyebildiği gibi benzer markalar tarafından marka hakkına tecavüz halinde de çeşitli hukuki yollara başvurabilecektir.


Asıl konuya dönersek; marka başvurularındaki sınıflandırmanın öneminden bahsetmek gerekir. Marka başvurusu söz konusu markanın kullanıldığı veya yakın tarihte kullanılması planlanan sınıflarda gerçekleştirilir. Bu sınıflar Türkiye’de de geçerli olan uluslararası Nice sınıflandırmasına göre belirlenmiştir.


Her markanın, tescilli olduğu ürün ve/veya hizmet sınıfında kullanımı öngörülmüştür. Örneğin 9. sınıf “Ses ve görüntünün kaydı, nakli veya yeniden meydana getirilmesi (reprodüksiyonu) için cihazlar: kameralar, fotoğraf makineleri, televizyonlar, videolar, cd-dvd kayıt ve oynatıcı cihazlar, mp3 çalar, bilgisayarlar, masa üstü-tablet bilgisayarlar, giyilebilir teknolojik cihazlar (akıllı saatler, bileklikler, başa takılan cihazlar), mikrofonlar, hoparlörler, kulaklıklar; haberleşme ve çoğaltma amaçlı cihazlar ve bilgisayar çevre donanımları: cep telefonları ve bunların kılıfları, sabit telefonlar, telefon santralleri, bilgisayar yazıcıları, tarayıcılar, fotokopi makineleri.” gibi ürünleri ifade ederken 42. sınıf “Bilgisayar hizmetleri: bilgisayar programlama, bilgisayarı virüse karşı koruma, bilgisayar sistem tasarımı, başkaları adına web sitelerinin tasarlanması, bakımı ve güncelleştirilmesi, yazılım tasarımı, kiralanması ve güncelleştirilmesi, internet arama motoru sağlama, hosting, bilgisayar donanımları alanında danışmanlık, bilgisayar donanımlarının kiralanması hizmetleri.” gibi hizmetleri kapsamaktadır.

WIPO tarafından yapılan yeni değişiklik ise; yoğun NFT kullanımı ve arzına istinaden 9. ve 42. sınıflardaki ürün ve hizmetlerin kapsamının genişletilmesi hakkındadır. Bu değişiklikle bir ürün sınıfı olan 9. sınıfta artık “downloadable digital files authenticated by non-fungible tokens [NFTs]”, “computer network routers”, “portable document scanners”, “cases for smartphones incorporating a keyboard, downloadable computer software for managing cyptocurrency transactions using blockchain technology” to “downloadable computer software for managing crypto asset transactions using blockchain technology” olmak üzere NFT ve blokzincir teknolojisiyle bağlantılı yeni ürünler hakkında da marka koruması sağlanacaktır. Bir hizmet sınıf olan 42. sınıfta ise “information technology [IT] consultancy” to “information technology [IT] support services [troubleshooting of software]”, “cryptocurrency mining / cryptomining” olmak üzere kripto madenciliği ve bilişim alanındaki danışmanlık hizmetleri eklenmiştir.


Bu değişikliğin teknoloji geliştiricilerine önemli bir teşvik olmasına ek olarak sadece marka hukukunda bir inovasyon olduğunu düşünmek oldukça büyük bir yanılgıdır.


Nice sınıflandırmasında tüm ürün ve hizmetler yer aldığından ötürü aslında tüm sektörlerdeki teknoloji üreticilerini yakından ilgilendirdiğini söyleyebiliriz. Hukukçular açısından ise gelişmekte olan blokzincir teknolojisi ve NFT’nin artık resmi olarak hukuk sistemlerine adapte edildiği görülmektedir. Çok yakın bir gelecekte NFT pazarlarındaki rekabete ilişkin özel kuralların belirlenmesi ihtiyacı dahi oluşabilecektir.


Kaynakça:

1-https://intellectualpropertyplanet.wordpress.com/2022/11/16/the-new-edition-of-the-nice-classification-will-include-blockchain-related-goods-and-services/

2- https://ipkitten.blogspot.com/2022/10/entry-into-force-of-12th-edition-of.html

3-https://intellectualpropertyplanet.wordpress.com/2022/07/13/how-virtual-goods-and-nfts-to-be-classified-in-trademark-applications-the-euipos-position/

4- https://www.saglampatent.com.tr/marka-nice-siniflandirma-listesi

5-https://www.mondaq.com/turkey/trademark/1170370/non-fungible-tokens-nfts-and-trademarks